12 Ocak 1876’da San Francisco’da doğan John Griffith Chaney’i bizler Jack London olarak tanıdık. Henüz 14 yaşındayken okulu bırakarak San Francisco Körfezi’nden Japonya’ya kadar geniş bir yelpazede türlü maceralar yaşama fırsatı buldu. ABD’nin çoğunu yük trenleriyle dolaşmaktan hapse atılmaya kadar birçok farklı koşullarda hayatını sürdüren London, tarih 1894’e geldiğinde kendini işçi sınıfa ait hisseden militan bir sosyalistti.
Yarı otobiyografik olarak tanımlanabilecek romanı Martin Eden’da da anlattığı üzere yaşamını kazanmak için yazmaya karar verdi ve bu karar doğrultusunda dergilere yazılar göndermeye başladı. Bu çalışmaları sonuç verdi ki yazdığı Vahşetin Çağrısı, Deniz Kurdu gibi kitapları ve diğer edebi eserleriyle 30 yaşına gelmeden ünlü bir yazar olmuştu.
Yaşamının son gününe kadar hayata dair cüretkâr planlara ve bitmeyen bir coşkuya sahip olan yazar, hayatının her döneminde farklı zorluklarla sınandı ancak bütün sorunlar onun sadece daha büyük hayaller kurmasına sebep oldu. Hayalleri doğrultusunda artan yazma isteğiyle günümüzde de okuyucuların beğenisini kazanmaya devam eden Beyaz Diş, Kızıl Veba, Ateş Yakmak ve Ademden Önce gibi birçok eserini kaleme alan London, 22 Kasım 1916’da 40 yaşında hayata veda etti.
İşte sizlere maceracı ruhunu, ideallerini ve doğayla olan bağını kitaplarına da yansıtmış olan Jack London’ı okumak için 5 sebep!
1. Uzak ve Egzotik Yerlere Kısa Yolculuklar
London’ın kitaplarında birçoğumuzun hiçbir zaman yolunun düşmeyeceği veya düşmesini de istemeyeceği yerlere zorlu yolculuklar yaparız. Üstelik bu yolculuklar çoğu zaman fazla vaktimizi almayan kısa yolculuklardır. Örneğin kurtların çektiği bir kızakta bütün heyecan ve gerilimi hissederek karlarda ilerlemek, bir günümüzü bile almayacak bir okuma ile mümkündür.
Yazar bizleri kitaplarında soğuk iklimlerin hakim olduğu coğrafyalarda hayatta kalma içgüdümüzü tetikleyecek türlü maceralara çağırır. Kimi zaman Alaska’da soğuktan titretirken kimi zaman da Kanada tundralarına doğru “Altına Hücum” hareketine eşlikçi yapar bizleri. London’ın gözlem ve betimlemedeki yeteneği öyledir ki bizlere karda düşe kalka çaresizlikle yürüdüğümüzü, büyük bir yorgunlukla dağları aştığımızı veya üşümüş ayaklarımızın her adımında donmuş gölün çatırdadığını hissettirecektir.
Doğanın içinde, hayvanlarla, soğuk bir iklimde, belki Yukon’da belki Alaska’da bir başımıza veya bizim gibi çaresiz ama korkusuz bir grup insanla neler yapardık? Bu sorunun cevabını Jack London’ın kitaplarıyla deneyimlemek mümkün.
2. Vahşi Yaşamda Dört Ayak Üstünde Turlar
Eserleri yalnızca doğayı betimlemesi ve yaşam şartlarını detaylı anlatımıyla değil hayvanlar ve onların içgüdüsel hareketleri hakkındaki hakimiyetiyle de öne çıkar. Yani yazarın kitaplarında okuduğumuz maceralar, hissettiğimiz duygular veya attığımız adımlar her zaman iki ayaklılara ait olmaz. Karların üstünde daha hızlı koşmamız için kırbaçlanırken hayvanların belki de hiç farkında olmadığımız duyguları ve hareketleri üzerine düşünürken buluruz kendimizi. Yaşama, sevgiye, çaresizliğe, aile kavramına, fiziki koşullara adapte olmanın zorluğuna veya insanların acımasızlığına bir de Beyaz Diş’in ya da Vahşetin Çağrısı‘nın çekiciliği ile savaşan Buck’ın gözünden bakmak gerekir.
3. İnce Düşünülmüş Karakter Gelişimleri
Jack London’ın eserlerinin belki de en güzel yanı ilk sayfada okuduğumuz karakterin son sayfada okuduğumuz karakterle aynı olmamasıdır. Her maceranın, olayın veya sohbetin karakterler üzerindeki etkisini ve onları nasıl değiştirdiğini görmemek mümkün değil. Karakterlerin yaşadıklarından çıkardıkları derslerin bir sonraki adımlarına yön verdiğini, içsel dünyalarındaki karmaşaların hayatlarını düğüm haline getirdiğini ya da minik düşüncelerin sayfalar geçtikçe bir çığ gibi büyüdüğünü gözlemleyebiliriz. Bu değişim ve gelişimlerin henüz kitabı okurken bile bizi de değişime itmesi ise London’ın eserlerini okuyucuya geçirme yeteneğinden başka bir şey değil.
Martin Eden ile beraber bir yanda okumaya, öğrenmeye dair isteğiniz körüklenirken diğer yanda kendinizi hayatınızda kimseyi kutsallaştırmayacağınıza dair yeminler eder halde bulabilirsiniz. London, Beyaz Diş’te okuyucuya sevginin hayatındaki birçok kötülüğe diz çöktürebileceğini, Vahşetin Çağrısı’nda ise koşulların onu olmayı hiç istemediği insanlara dönüştürebileceğini hatırlatır.
Okudukça kendinize aynada bakar gibi hissetmek, hatalarınızı veya kendi içinizdeki kötülükleri fark etmek istiyorsanız London’ın kitaplarında karakterlerin gelişimlerinden sizler de pay çıkarabilirsiniz.
4. İşçi Sınıfın Sorunları ve Sosyal Eleştiriler
“İlkel ve yamyam kavimler bile, kapitalist sınıf kadar kaba ve zalim değildir.” der “Oligarşi” olarak adlandırılan topluluğun işçiler üzerindeki sömürüsünden bahsettiği Demir Ökçe’de London. Sosyal adaletsizliklere, sosyalizme, devrimci düşüncelere, eğitim sistemi eleştirilerine, sanat ve edebiyattaki yozlaşmalara dair düşüncelerine sık sık yer vermiştir kitaplarında.
Beyaz Diş ve Deniz Kurdu’nda doğanın tahribatı hakkındaki haykırışlarını duyarken London’ın; sınıf ayrımcılığını, eğitim sistemi ve sosyal adaletsizlikler üzerine eleştirilerini ise Martin’in yalpalayan adımlarında görürüz. Kızılgöz’ün şiddete eğilimi üzerinden bizlere “… sadece insan türünün erkeği dişisini öldürür.” diyerek acı gerçekleri hatırlatan yazarın toplumsal sorunlar hakkındaki sorgulamalarını ve incelemelerini okumak ufuk açıcı bir deneyim sağlayacaktır.
5. London’ın Edebi Değeri
Jack London’ın eserleriyle tanıştığınız zaman yazım tarzı ve edebi becerileri ile sizi kolayca kitaba bağladığını, maceralara ve direnişlere dahil ettiğini fark edebilirsiniz. Birçok eserinde sade, açık ve güçlü bir dil kullanan yazar, özellikle doğayı canlandırma konusunda öne çıkmaktadır. London’ın doğa tasvirlerini okurken betimlemelerin sıkıcılıktan ne kadar uzak olduğunu düşünebilir, yazdıklarıyla ortamları adeta bir film sahnesi gibi sizlere sunduğunu gözlemleyebilir, ağaçların arasında yürüyen o üşümüş insanın kendiniz olduğunuzu hissedebilirsiniz. Sürükleyici anlatımıyla hikayelerinde ve romanlarında sizleri olayların içine çekerken merakınızı da canlı tutar. Macera ve gerilimi ustalıkla kullanan yazarın heyecan verici olaylarla dolu dünyasına sizler de dahil olun.
Kaynakça
jacklondonpark.com, “Jack London” web
britannica.com, “Jack London” web