Kalbi atan her kimse, bir tutam da olsa taşır içinde umudu. Ki bir tutamı bile kişiyi bağlar hayata. Bir ışıktır umut, ruhumuza doğru süzülen. Yaşamın tüm o acılarına, hüzünlerine, hayal kırıklarına karşılık kişinin içinde, hep oracıkta duran bitmeyen bir duygudur. Varlığı, en karanlık günlerde yolumuza yıldız olur. Duraksadığımız o anlarda bir adım daha atacak cesareti verir bizlere. Önümüzü göremediğimiz o sisli günlerde yaşama bir anlam bulur, içimizdeki sönmüş ışıkları yakar.
Yaşamın pek çok yönünü ele alan şairlerin üzerine eğildikleri bir tema olan umudu 4 farklı şairin kaleminden gelin, birlikte inceleyelim.
1. Abdürrahim Karakoç’un Gözünden Umut: Aydınlık

Halk şiir geleneğinin öncü isimlerinden olan Abdürrahim Karakoç, sade Türkçesi fakat güçlü mısralarıyla tanınan bir şairimizdir. Cesur kalemi ile de fikir dünyamızı genişletmiştir. Karakoç; toplumdan, toplumun sorunlarından kaçmak yerine hakikatle yüzleşip yazdığı şiirleriyle bizlere geride umut dolu şiirler bırakmıştır. Hayalini kurduğu kardan aydınlık sabahları şiirlerinde betimlemiştir.
Gergin uykulardan, kör gecelerden
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
Sonra düğüm düğüm bilmecelerden
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
Gökten yağmur yağmur yağacak renkler
Daha hoş kokacak otlar, çiçekler
Ardından bitmeyen mutlu gerçekler
Bir sabah gelecek kardan aydınlık.
Anlaşılır, sade üslubu fakat duygusal yoğunluğu olan Aydınlık şiiri kendine has ritmi ile de okuyucuyu mest eder. Karakoç, Aydınlık şiirinde içerisinde tezat ifadelere yer vererek anlatımını güçlü tutarken umut, belki de tüm o tezatlıkları içerisinde barındırdığı anlamını da bizlere vermektedir. Yalın anlatımının arkasında yoğun duygular hissettiren usta şair, kendine özgü bir şiir dili oluşturarak okuyucunun ruhuna dokunmayı başarmıştır. O, idealize ettiği dünyanın resmini umut dolu mısralarında çizmiştir.
2. Özdemir Asaf’ın Gözünden Umut: Umut Yaprakları

Duygu yüklü mısralarıyla akıllarda yer edinmiş şairlerimizdendir Özdemir Asaf. Sadeliği önemseyen yazar, kelime oyunlarıyla inşa ettiği şiirinde, kendine has üslubunu her zaman ortaya koymayı başarmıştır.
Başarılı ve özgün şair Özdemir Asaf’ın kaleminden umut; bu defa da bizleri, yaşama tutkuyla sarılma arzusu veren özelliğiyle karşılıyor.
Öyle bir ilkyaz ol ki korkut yaprakları,
Öyle bir son yaz ol ki tut yaprakları,
Sararıp dökülürken güz rüzgârlarında
Ardında savrulsunlar, unut yaprakları.
Sevinçlerinde onlar vardı, hüzünlerinde onlar
Seninle yeşerdiler, seninle soldular..
Olsunlar senden sonra da umut yaprakları.
Tüm o saflığının yanında bir başkaldırının da sembolü olmuştur umut. İnsan ruhunu harekete geçiren bu yüce duyguyu Asaf da Umut Yaprakları şiirinde ele almıştır. Diğer yandan Asaf, hayatın içinden aldığı resimleri, dizelerine etkileyici bir üslupla taşıyarak kalemiyle de bizlere umut vermeyi başarmıştır. Yaprak misali kuruyan dökülüp giden o hüzünlü günlere rağmen hayatın devam ettiği vurgusunu yapmıştır. Aslolan bu hayat yolculuğunda kaybettiklerimizle de var olabilmektir. Bazen unutmak gerekir o yaprakları ki içimize umut yaprakları da dökülsün diye.
3. Ahmed Arif’in Gözünden Umut: Anadolu

Türk edebiyatında müstesna bir yere sahip, samimi anlatımıyla Anadolu özlemini şiirleriyle buluşturan şair Ahmed Arif, toplumsal konuların yanında bireysel duygulara da hitap eden şiirler yazmıştır. Anadolu’ya ve halkına duyduğu sevgiyi ona seslenip şiirler yazarak göstermiş, umut dolu şiirler kaleme almıştır.
Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip…
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne – üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının…
Dayan kitap ile
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni
Kimi zaman bir şiir, güç verir yüreklere ve seslenir bedenlere. Şiirin yadsınamaz bu özelliği ile umudun ışıltısı birleşince Arif’in kaleminden ortaya böylesine kuvvetli mısralar dökülmüştür. Yazarın duyguları ve samimiyeti şiirde yoğun şekilde hissedilmektedir. Şiirde içerisinde bulunan şartların zorluğuna, yoksulluğa rağmen bir direniş çağrısı yapılmıştır. Anadolu insanına seslenen şair; onu, umut taşan mısralarıyla teselli etmiştir. Ahmed Arif, Anadolu şiiriyle dertli ve yorgun Anadolu insanına adeta yoldaş olmuştur.
4. Edip Cansever’in Gözünden Umut: Umuş

Edip Cansever kendine has üslubu ile Türk edebiyatında iz bırakmış büyük şairlerimizdendir. Yazmış olduğu farklı temalarla da kalplere dokunan Edip Cansever, dize yapısını kırarak şiire yenilikler getirmiştir. Şiirde sürekliliği önemseyen Cansever, yaşamında da sürekli yazan ve yayımlayan bir şair olmuştur.
Bütün iyi kitapların sonunda
Bütün gündüzlerin, bütün gecelerin sonunda
Meltemi senden esen
Soluğu sende olan
Yeni bir başlangıç vardır
Parmağını sürsen elmaya, rengini anlarsın
Gözünle görsen elmayı, sesini duyarsın
Onu işitsen, yuvarlağı sende kalır
Her başlangıçta yeni bir anlam vardır.
Nedensiz bir çocuk ağlaması bile
Çok sonraki bir gülüşün başlangıcıdır
Sonlar ve başlangıçlar… Hüzünler ve gülüşler… Umuş şiiri, okuyana “Zorluklardan yıldızlara…” anlamına gelen Latince bir deyimi anımsatıyor. Cansever ise bizlere bitişlerin yeni başlangıçların habercisi olduğunu hatırlatıyor. Edip Cansever’in kaleminden dökülenler, aslında bizlere yine umudun zıtlıklarla var olduğunu gösteriyor, okuyana bir yaşama tutulma arzusu veriyor.
Kaynakça:


