Edebiyatta yabancılaşma teması, özellikle modern zamanlarda üzerinde sıkça durulan bir konu olmuştur. İnsan, kendi içsel düşüncelerine döndüğünde ya da toplumdan farklılaştığını hissettiğinde, çoğu zaman çevresine hatta kendine karşı bile yabancılaşır. İşte karşınızda 3 farklı yazarın eserlerinde yabancılaşma teması. Keyifli okumalar.
Yeraltından Notlar – Fyodor Dostoyevski

Kitabın kahramanı Yeraltı Adamı, toplum beklentilerini karşılamadan yaşar. Kendini dış dünyaya kapatmış, ve iç dünyasına dönmüştür. Günlerini kitap okuyarak geçirir. Kendini sevmeyen, değersiz gören bir insandır. Toplumdan nefret eder ve kendini toplumdan soyutlar, ancak aynı zamanda toplum tarafından değer görmek ister. İnsanlarla iletişim kurmakta zorlanır; sağlıklı ilişkiler kuramaz. Hatta bu yüzden kendini diğerlerinden akıllı görür. Bir insan olarak gelişimini engelleyen zorluklardan sürekli kaçar ve mücadele etmez; bu nedenle hayat ona sıradan ve amaçsız gelir. Toplum gözünde ve okuyucunun gözünde bir yabancı gibi görünür.
Dostoyevski bu kitapta evrensel bir soruna ışık tutar. İnsan değer görmek isteyen bir varlıktır. Bu değersizlik hissinin temelinde, çoğu zaman inkar edilse de, insanlar tarafından değer sevilmemek ve değer görmemek yatar. Yeraltı Adamı‘nın içsel çelişkisi de tam olarak buradan kaynaklanır. Değer görmek isteyip bunu elde edememek, onu soyutlanmaya iter; ancak bir yandan da değer görme arzusu varlığını sürdürür. İnsan konfor alanından çıkıp bir şeyler için mücadele etmediği sürece , bu çelişkiyi ve hayatın sıradanlığını çarpıcı bir biçimde hissetmesi kaçınılmazdır.
Katip Bartleby – Herman Melville

Katip Bartleby‘de Herman Melville, yabancılaşma temasını oldukça ilginç bir biçimde ele alır. Başlangıçta işinde son derece başarılı olan Bartleby, kapitalizmin merkezi sayılabilecek Wall Street’ te çalışmaktadır. Ancak bir gün, kendi özgür iradesine sahip olduğunu fark eder ve soğukkanlılıkla “Yapmamayı tercih ederim.” ya da “Konuşmamayı tercih ederim.” gibi ifadeler kullanarak çevresindekilere karşı pasif bir direniş sergilemeye başlar. Zamanla yalnızca çevresine değil, işine ve hatta kendisine karşı da yabancılaşır; yaptığı işleri reddeder, iletişimi keser.
Katip Bartleby’de, bireyin kendine yabancılaşmasının merkezinde bir tür isyan yatar. Bu isyan, kapitalist düzene karşı sessiz ve pasif bir başkaldırıdır. Bartleby, özgür iradesiyle hem sisteme hem de toplumun beklentilerine karşı dururken, bu tutum onu hem çevresinden hem de kendisinden uzaklaştırır. Eser yabancılaşma temasını protest bir dille ve çarpıcı bir şekilde işler. Bizler de acaba özgür irademizle bazı yapmak zorunda olduğumuz şeyleri reddetsek, hayatımız nasıl olurdu?
Arthur Schnitzler – Yabancı

Arthur Schnitzler‘in “Die Fremde” Türkçeye “Yabancı Kadın” veya “Yabancılık” olarak çevrilebilir. Eserde insan ilişkilerinde yabancılaşma ve duygusal kopuş temalarını derinlemesine işler. Eserin başlığı, Almanca’ da hem “yabancı kadın” anlamına gelen “die Fremde” ifadesini hem de yabancılık kavramını içererek çift anlamlı bir kelime oyunu sunar.
Albert, bir gün uyandığında iki haftadır evli olduğu karısının onu terk ettiğini fark eder. Albert karısına tutkulu bir biçimde aşıktır ve bu tuhaf, anlamsız hareketlerine karşı savunmasızdır. Katharina‘nın ani duygu değişimleri ve davranışları ve Albert’i sanki hiç tanımıyormuş gibi davranması, bir yabancı olarak görmesi yüzünden Albert, onun karakterini bir türlü anlayamaz. Albert’de Katharina’ yı bir yabancı olarak görmeye başlar. Katharina, Albert’e yazdığı veda mektubunda ona “hayatım, kocam” gibi ifadelerle hitap etmek yerine “arkadaşım” diye hitap eder. Mektubu okuyan Albert, geçmişteki hatıralarına doğru yola çıkar. Bu hatıralarından yola çıkan Albert, Katharina’nın elit erkeklerle olan ilişkilerini gözden geçirince, kendisinin bu kişiler gibi olmadığını, aralarındaki sınıf farkını ve bunun Katharina ile olan ilişkisindeki kopukluğa yol açtığını fark eder. Albert kendisinin Katharina’ nın gözünde her zaman yabancı olduğu durumunu kabul eder.
Kaynakça
J. “Dostoevsky’s Notes from Underground: A Guide to Not Becoming the Person I Fear.” Medium, 21 Sept. 2024, Web. Erişim Tarihi: 22.05.2025
Arslan, Cüneyt. “ARTHUR SCHNITZLER’IN ‘YABANCI’ ADLI ANLATISININ GENDER STUDIES IŞIĞINDA ANALİZİ.” The Journal of Academic Social Sciences, vol. 24, no. 24, 1 Jan. 2016, pp. 143–143, Web. Erişim Tarihi:22.05.2025


