2024’te 10 Yaşına Giren 10 Film

Editör:
Berfin Sayarsoy
spot_img

2014 senesinde birçok türde alışılmışın dışında bir sinema keyfi sunan filmler seyrettik. Ancak bugün tam 10 yaşına girmiş olan bazıları var ki; o dönem sinemada ilkleri yapıp kendi alanında yeni bir çağ açarken, bazıları ise artık bir devrin kesinlikle kapandığını anlatıyordu. Hala adından bahsettiren etkisi belki bir 10 yıl daha üzerimizde kalacak olan 10 filmi sizin için sıraladık!

1- Interstellar (Yıldızlararası)

“Memento” ve “Inception” gibi kült filmlerin hem senaryosunu yazmış hem de yönetmenliğini yapmış olan Christopher Nolan, Interstellar filmiyle bir kez daha izleyiciyi kendine hayran bıraktı. Film, ciddi bir kıtlık sorununun insan hayatını tehdit ettiği bir dünyada geçiyor. Bir grup astronot, NASA tarafından yeni bulunmuş bir solucan deliğinin insanlık için umut olacağı inancıyla görevlendiriliyor. Bu keşfi konu alan Interstellar’ın başrollerinde Matthew McConaughey, Jessica Chastain, Anne Hathaway, Timothée Chalamet ve Matt Damon gibi başarılı oyuncular var. Film,  oyuncu kadrosunun yanı sıra müzikleriyle de oldukça başarılı. Bilim kurgu kategorisinde yer alsa da bu keşif sırasında geçen 1 saatin dünyadaki 7 yıla denk geliyor olması hem astronot hem de baba olan Cooper’ı izlerken bizleri oldukça duygulandırdığını söyleyebiliriz.

2- Boyhood (Çocukluk)

Başrollerinde Ellar Coltrane, Ethan Hawke, Patricia Arquette ve Lorelei Linklater‘ı izlediğimiz Boyhood, anne babası ayrı olan 6 yaşındaki Mason’ın bu boşanmayı, ergenliğe geçiş sürecini ve hayatının bu yeni evresine adapte olma çabasını konu alıyor. Bu filmi en ilginç kılan özellik ise çekimlerinin tam tamına 12 yıl sürmesi. İzleyici olarak, filmlerdeki çocuk karakterlerin seneler sonraki hallerinin yine onlara benzeyen yaşça büyük başka oyuncular tarafından oynanmasına aşinayız. Fakat ünlü Before Sunshine, Before Sunrise ve Before Midnight üçlemesinin yönetmeni Richard Linklater oyuncularla yıllarca bir araya gelerek sinemaseverlere çocukluktan ergenliğe geçişi gerçek anlamıyla beyaz perdede izleme şansını tanıdı.

3- Grand Budapest Hotel (Büyük Budapeşte Oteli)

Sıra dışı konusu ve görselleriyle dikkat çeken Grand Budapest Hotel, Isle of Dogs ve Fantastic Mr. Fox filmlerinde de tanıdığımız ünlü yönetmen Wes Anderson tarafından yönetildi. Oyuncu kadrosunda Ralph Fiennes, F. Murray Abraham, Bill Murray, Adrian Brody, Tilda Swinton, Edward Norton gibi isimler yer alıyor. Film 1920’li yıllarda, Avrupa’da hayali bir ülkede, Büyük Budapeşte Oteli‘nde geçiyor. Bu otelde çalışan Mösyö Gustav ve Zero Mustafa isimli iki yakın arkadaşın üç ayrı zaman diliminde yaşadıkları olayları konu alıyor. Film; komedi, hüzün ve polisiye denilebilecek farklı olay örgüsüyle bir kurgu ve anlatıma sahip. Kullanılan renkler, güçlü oyuncu kadrosu ve başından sonuna kadar temposu hiç düşmeyen bu film de vizyona girdiği günden bu yana unutulmayanlardan.

4- Whiplash

Whiplash, ünlü bir konservatuvarda oldukça sert ve acımasız bir karakter olan Fletcher isimli bateri öğretmeni ve sosyal ilişkileri zayıf fakat hırslı olan Andrew isimli öğrencinin ilişkisini konu alıyor. Asla tatmin olmayan bir öğretmen olan Fletcher, bir gün Andrew’u hırsla bateri çalarken görmesiyle ondaki ışığı fark ediyor. Yarışmalara hazırlanan başarılı bir öğrenci grubuna sahip olan Fletcher, Andrew’u da ekibine dahil ediyor ve film bu ikilinin çekişmesini bizi hiç sıkmadan izlettiriyor. Hem caz müziğin hem de psikolojik gerilimin oldukça yoğun olduğu Whiplash filminin başrollerini Milles Teller ve J. K. Simmons paylaşıyor. Yönetmen koltuğunda ise Damien Chazelle oturuyor.

5- Hobbit: The Battle of The Five Armies (Hobbit: Beş Ordunun Savaşı)

the hobbit

“Yüzüklerin Efendisi” serisi aslında bir korku filmi yönetmeni olan Peter Jackson tarafından çekilerek fantastik sinemaya yön verdi diyebiliriz. Yönetmenin hikayenin en başını anlatan Hobbit kitabını da sinemaya uyarlamaya karar vermesi hiç şüphesiz bu serisinin çok sevilmesiyle oldu. Hobbit’i toplamda 3 filme bölerek ayrı bir seri oluşturdu ve bundan tam 10 yıl önce son Hobbit filmini yaptı. Filmde, Bilbo Baggins’in maceraları sona eriyor. Bilbo Baggins ile cüceler Erebor ve hazinesine kavuşmaya çalışıyorlar. Fakat bu sırada Sauron tüm gücüyle Lonely Mountain‘e saldırıyor. Hikayenin sonrasını anlatan Yüzük Kardeşliği‘nde ise Bilbo’nun sakin hayatı kaldığı yerden devam ediyor. Hobbit serisinin bu son filminin başrollerinde Martin Freeman, Richard Armitage, Evangeline Lilly ve Ian Mckellen yer alıyor.

6- Lucy

Beynimizin %100’ünü kullansak ne olurdu?” Çok klişe olan bu sorunun yanıtını aksiyon-bilim kurgu türünde olan Lucy‘de bulmaya çalıştık. Film Tayvan’da başlıyor. Lucy erkek arkadaşı tarafından uyuşturucu mafyasının eline düşüyor ve vücuduna uyuşturucu yerleştiriliyor. Aldığı bir darbeyle bu madde Lucy’nin vücudunda yayılıyor. Karakterin an be an değişimiyle birlikte insanüstü özelliklerinin de ortaya çıktığını fark ediyoruz. Temposu oldukça yüksek bu filmde Lucy’i canlandıran Scarlett Johansson‘a Morgan Freeman eşlik ediyor. Filmin yönetmen koltuğunda ise Leon: The Professional filmini de yönetmiş olan Luc Beson oturuyor.

7- The Water Diviner (Son Umut)

2014 yılı öncesi, Gladiator ve A Beautiful Mind gibi filmlerle tanıdığımız Russell Crowe bir şekilde Cem Yılmaz ve onun sinemasından haberdar oluyor. Özellikle “Yahşi Batı” filmindeki bazı repliklere çok güldüğünü belirterek X üzerinden Cem Yılmaz’la iletişime geçiyor. 2014 yılında kendisi yönetmen koltuğuna oturarak Son Umut olarak Türkçe’ye çevrilen bu filmi çekmeye başlıyor. The Water Diviner’ın başrollerini Russell Crowe, Cem Yılmaz ve Yılmaz Erdoğan paylaşıyor. Bir ilk olan Türkiye – Amerika Birleşik Devletleri – Avustralya ortak yapımı olan bu filmde Çanakkale Savaşı’nın ardından Türkiye’ye gelen ve çocuklarını bulmaya çalışan bir babanın hikayesini izliyoruz.

8- Gone Girl (Kayıp Kız)

Gone Girl için alışık olmadığımız türde bir psikolojik gerilim filmi diyebiliriz. Dışarıdan mükemmel bir çift olarak görünen Nick ve Amy’i Rosamund Pike ve Ben Affleck canlandırıyor. Hikaye, Amy’nin bir gün ortadan kaybolmasıyla ve tüm ülkenin de dahil olduğu bir cinayet soruşturmasıyla başlıyor. Film seyirciye sıklıkla ters köşe yaparak başından sonuna kadar taraf tutmasını da ne hissedeceğine karar vermesini de zorlaştırıyor. Öyle ki, bu filmi her izlediğinizde farklı bir detay fark etmeniz çok mümkün. Fight Club ve Seven gibi efsane filmlerin yönetmeni David Fincher, bu filmi Gillian Flynn‘ın aynı adlı romanından uyarlayarak tam tamına 10 sene önce beyaz perdeye aktardı.

9- Maleficent (Malefiz)

Listenin tek macera ve fantastik türünde olan filmi Maleficent hepimizin çok iyi bildiği Uyuyan Güzel hikayesini bambaşka bir gözle anlatıyor. Siyah, gösterişli kanatları olan genç ve saf peri Malefiz aşık olduğu Stephan’ın topraklarını tehdit etmesiyle kin ve öfkeyle doluyor. Artık kalbi taşa dönüşmüş olan Malefiz ve intikam için Stephan’ın yeni doğan kızı Aurora’yı sonsuza kadar uyutacak bir büyüyle lanetliyor. Filmin yönetmenliğini Robert Stromberg yaparken ve başrollerini de Angelina Jolie, Elle Fanning, Sam Riley ve Vivienne Jolie-Pitt paylaşıyor. Çocukların ve çocukken bu masalı sevmiş herkesin ilgiyle izleyebileceği bir film olduğunu söylemek mümkün.

10- Birdman or (The Unexpected Virtue of Ignorence) (Birdman veya [Cahilliğin Unutulmaz Erdemi])

Listemizin sonuna hareketli ve eğlenceli kurgusuyla ana akım eleştirisini ironik bir şekilde bizlere sunan Birdman filmini sakladık. Kara mizah ve dramı iç içe gördüğümüz bu filmde bir zamanlar oldukça ünlü olan fakat şimdilerde unutulmaya başlamış bir aktörü izliyoruz. Riggan Thomson isimli karakterimiz bir oyun sahneleyerek eski popülaritesini kazanmak için çaba gösterdiği sırada çevresindeki insanlarla da baş etmek zorundadır. Filmin başrollerinde Michael Keaton, Edward Norton ve Emma Stone gibi başarılı oyuncular yer alıyor. Yönetmen koltuğunda ise The Revenant, Babel, Amores Perros, 21 Grams gibi ses getiren filmleri çekerek sinemaya iz bırakmış bir isim var: Alejandro González Iñárritu.

 

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.